18 Ağustos 2009 Salı

eyvallah

birkaç şarkı, birkaç anı, gecenin sessizliği,o feci gerçekliği, ha bir de "günlerin ne getireceği bilinmez ki"...
iyi geldi, fazlasıyla iyi geldi...
benim hala umudum var diyorduk birbirimize. eyvallah demeyi de öğrendik bir şekilde.dün ya da ondan önceki gün, ya da daha önceki gün, ya da asırlar öncesinde... hatırlamıyorum.
artık ne olacaksa olacak, her şey yolunu bulacak.birbirimizin ellerini tutmayı öğretmişiz birbirimize, zor oldu, oldu. artık üzülmek için hiçbir şey kalmadı. belki de hala var, bilmiyorum. öyleyse bile bir şekilde ortalarda yoklar şu an. öyle de kalsınlar kıpırdamadan. kimsenin çekecek hali yok sanırım. sanırım değil, bu sefer çok eminim.her ne halt ediyorlarsa devam etsinler ve uzun bir süre de gözümüze görünmesinler.

eğer mümkünse...

lütfen, bir süre...

1 Ağustos 2009 Cumartesi

iskambil kagitlari

paris, je ta'ime...
vuvv...bir kere daha paris. buyuluyorsun. sesin, muzigin ve regin buyuluyor.
ve sen geldin aklima jude. gelecekteki paris yolda$im.
sartre i andik bir guzel. andik yine. bunun sartre i okumamla da ilgisi var tabi. hayir sartre i okuyorum bu sefer, ta kendisini okuyorum.
"hayatlari boyunca sadece bir kez seven insanlar geri zekalidir. onlara sorarsaniz bunu sadakatleri ve dogrulukları ile izah ederler. bana kalirsa, tembellikleri ve hayalgucu yoksunluklarındandir." tadinda bir sey hatirliyorum. oscar wilde? yah. seni de andik. bu gece boyle bir gece olsun. herkes anilsin.teker teker. ve kimse kalmasin geride...

ama olmayacak bu gece. belki baska bir gune saklariz anilarimizi. cantalarimizdan cikarir teker teker iskambil kagitlari gibi onumuze acariz.boylesi daha guzel olacakmis gibi geliyor.bu sefer gercekten oyle, tembelligimden degil. joker kayip cunku. jokersiz iskambil kagitlarina benzetmeler yukleyemeyiz.

ozaman john lennon'u kucagimda uyutacagim. marion'la beraber c'est dit soyleyecegime soz veremem ama belki... belki... belki o gece butun hayallerimi gerceklestirebilirim.
yildizlar bazen biz istemedigimiz zamanlarda burnumuzun dibinde kendilerini gosteriyorlar.
o zaman sansli oldugumuzu dusunuyoruz. sans da degil de...

en iyisi mucizeler dileyelim...
herkese yildizli, pariltili mucizeler....